Türkiye’nin Kıbrıs İşlerinden de Sorumlu Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, bu sabah 10.00 sıralarında KKTC’ye geldi.
Akdağ’ı Ercan Havalimanı’nda Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay ve Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu karşıladı.
Resmi temaslarda bulunmak için adaya gelen Akdağ, Kıbrıs Türkü’nün Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük ile Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın mezarların ziyaret etti.
Akdağ, ilk olarak Dr. Fazıl Küçük’ün Anıttepe’deki mezarını ziyaret etti.
Burada düzenlenen törene Akdağ, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay katıldı.
Tören, Akdağ’ın Küçük’ün mezarına çelenk sunmasıyla başladı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, bayraklarının göndere çekilmesinin ardından anıt özel defteri imzalandı.
Akdağ, anıt özel defterine şunları kaydetti:
“Aziz Lider Dr. Küçük, Kıbrıs Türkünün varlığını ve hürriyetini yok etme çabasında olan tüm hain girişimlere rağmen gösterdiğiniz liderlik vasfıyla halkınızın gönlünde “Toplum Lideri” sıfatıyla edindiğiniz yer her daim yaşayacaktır.
Pek çok devlet adamına örnek olabilecek mücadeleci ve inançlı kişiliğinizle açtığınız yoldan ayrılmayan Kıbrıs Türkü, hak sahibi olduğu bu topraklarda onurlu varoluş mücadelesine devam etmektedir.
Manevi huzurunuzda garantör ülke Türkiye Cumhuriyetinin uluslararası anlaşmalardan doğan hak ve yükümlülükleri ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olmaya devam edeceğimizi özellikle ifade etmek isterim.
Bu vesileyle şanlı varoluş mücadelesi uğruna şehit olan tüm dava arkadaşlarınızı rahmetle anıyorum. Ruhunuz şad olsun.”
AKDAĞ, DENKTAŞ’IN KABRİNİ ZİYARET ETTİ
Akdağ, daha sonra Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın kabrini ziyaret etti ve anıt mezara çelenk koydu. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi.
Akdağ, burada imzaladığı anıt özel defterine ise şunları yazdı:
“Kurucu Cumhurbaşkanı olduğunuz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı olarak bulunmaktan şeref duyuyorum.
Şunu bilmenizi isteriz ki adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüm için ana vatan ve garantör ülke Türkiye, üzerine düşen tüm sorumluluğu hassasiyetle yerine getirmekte, Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin haklı mücadelesinde yanında olmaya devam etmektedir.
Kıbrıs Türküne yıllardır uygulanan haksız ve dayanaksız uygulamaların bir an önce sona ermesi, refahının daha da artması için gereken her şeyi yapmaya devam edeceğiz.
Varlığı ve özgürlüğü uğruna cesaretle savaşmış tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Ruhunuz şad olsun.”
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye Başbakan Yardımcısı ve Kıbrıs İşleri Koordinasyon Sorumlusu Recep Akdağ’ı kabul etti.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, Türkiye’de yeni kabinede Kıbrıs işleri koordinasyonluğunun sorumluluğunu da üstlenen Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ’ı kabulünde Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş da hazır bulundu.
Akıncı görüşmenin başında yaptığı konuşmada, “Ucu açık bir müzakere sürecinin bizi bir yerlere götürmediği çok net olarak ortaya çıktı. Aynı anlayış, aynı metodlarla, aynı yere varırsınız, başka yere varmazsınız. Bunları da yıllardır denedik. Şimdi bir düşünme dönemidir. Rumların da, Birleşmiş Milletlerin de bizim de, değerlendirmelerimizi yapıp en sağlıklı yol ve yöntemi bulmamız gerekmektedir” dedi.
Recep Akdağ, Türkiye’nin her zaman adada eşit haklara dayalı bir çözümden yana olduğunu ve bu duruşunun devam ettiğini vurguladı.
Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, KKTC’de temaslarda bulunan Türkiye Başbakan Yardımcısı ve Kıbrıs İşleri Koordinasyon Sorumlusu Recep Akdağ’ı kabul etti.
Kabulde, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Meclis Başkan Yardımcısı Hüseyin Avkıran Alanlı ile TC Büyülelçisi Derya Kanbay da hazır bulundu.
Türkiye’de yeni kabinede Kıbrıs işleri koordinasyonluğunun sorumluluğunu da üstlenen Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ kabulde yaptığı konuşmada, yeni görevi vesilesiyle KKTC’yi ziyaret ettiğini kaydetti ve TC’nin garantörlüğünün verdiği hakları kullanmak suretiyle her zaman KKTC’nin yanında olacağını söyledi.
Başından beri KKTC hükümetleri gibi adada barıştan ve çözümden yana olduklarını dile getiren Akdağ, bu meseleyi yokuşa sürenlerin yanlış yaptığını, ve bu meseleyi yokuşa sürmenin Kıbrıs’taki iki toplumun faydasına olmadığını belirtti.
Barışcıl bir çözümün ortak zemin üzerinde gerçekleşmesini ümit ettiklerini kaydeden Akdağ, KKTC’nin artık kendi ayakları üzerinde duran, devlet geleneği gelişmiş bir devlet olduğunu ve bu anlamda gelişmesini sürdürüp refahını artıracağını dile getirdi.
KKTC’nin halkının daha mutlu yaşaması için gereken güce sahip olduğunu söyleyen Akdağ, kendilerinin de KKTC’nin yanında olacaklarını söyledi.
SİBER
Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber de, KKTC’de, meclisiyle demokrasisiyle yaşayan bir halk olduğunu ve dünyadan buna saygı gösterilmesini beklediklerini kaydetti.
Bir tarafın toplumsal varlığını hiçe sayarak çözüm olamayacağının aşikar olduğunu söyleyen Siber, müzakerelerdeki tutumu ve Kıbrıs Türk tarafını yok saymasından dolayı dünya ülkeleri ve BM’nin Rum tarafına soru sorması gerektiğini kaydetti.
Bir toplumun varlığını yok sayarak ve sadece lider düzeyinde görüşme yaparak bir toplumun varlığının tartışmaya açıldığını belirten Siber, “Nitekim öyle olmuştur, Rum tarafı hiç bir zaman bütün müzakere sürecinde izlediğimiz bizim siyasi eşit varlığımızı kabul etmeme yönünde direnmiştir. Burada da dünyanın BM’nin bize karşı sergilediği tutumun önemli bir rol oynadığı inancındayım, çünkü biz diyoruz ki burada bir topum varlığı kabul ediliyorsa toplumun kurumları vardır . Artık bundan sonra toplumun kurumlarıyla direkt ilişki kurulması gerekiyor. Bizim de bu konuda ısrarcı olmamız gerekiyor” diye konuştu.
Bugünden sonra kendilerini daha iyi anlatmaları gerektiğini de dile getiren Siber, KKTC’nin iç yapısını da iyileştirmek için Türkiye Cumhuriyetiyle birlikte adımlar atacaklarını ve çalışmaya devam edeceklerini ifade etti.
KKTC’de sağlık alanında sorunlar yaşandığı bir zamanda doktor olan Akdağ’ın göreve gelmesinin önemli olduğunu da kaydeden Siber, Akdağ’ın bu konuda katkılar sağlayacağına inandığını söyledi.
Türkiye’nin Kıbrıs işlerinden de sorumlu Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, “Kıbrıs’ta bir kardeşimizin gözü yaşarırsa, bizim gözümüzden yağmur gibi yaş akar. Türkiye’de iktidarıyla muhalefetiyle 80 milyon böyledir” dedi.
Akdağ, KKTC’de halkın refahını artırmak, yaşamı kolaylaştırmak için eğitim, sağlık, yol, su, enerji ihtiyaçlarının daha iyi karşılanması ve tüm bunların daha mükemmel hale getirilmesi için birlikte çalışmaya hazır olduğunu ve bundan heyecan duyduğunu söyledi.
Recep Akdağ, Kıbrıs sorunu ve müzakereler konusunda ise artık BM’nin ve dünya ülkelerinin Güney Kıbrıs’a “bu iş böyle olmayacak, bu yanlıştan vazgeçin” demesi gerektiğini ifade etti.
Türkiye’nin Kıbrıs işlerinden de sorumlu Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, bu sabah geldiği KKTC’de üçüncü resmi ziyaretini Başbakan Hüseyin Özgürgün’e yaptı.
Başbakanlık kabul salonundaki görüşmede, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş ve bazı bürokratlar da yer aldı.
AKDAĞ: “HEYECANLA HİZMETE HAZIRIM”
Akdağ, KKTC’de bulunmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’ın selamlarını iletti.
Akdağ, Türkiye hükümetinde bazı bakanlıklarda görev değişikliği olduğunu hatırlatarak, kendisinin de 11 yıl 4 aylık Sağlık Bakanlığı sonrasında Başbakan Yardımcılığı’nı üstlendiğini ve görev alanında KKTC’yle ilgili konular da bulunduğunu söyledi.
Büyük şerefle, göz bebekleri KKTC’ye hizmet etmeye büyük bir heyecanla hazır olduğunu ifade eden Akdağ, tecrübeleriyle hükümetin arzularını yerine getireceğini kaydetti.
Recep Akdağ, Türkiye’nin garantör ülke olarak KKTC’de yaşayan soydaşlarının her türlü hakkını korumak için, güvenliği için elinden geleni bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yapacağını vurguladı.
“Biz KKTC ve TC tarafı olarak adada hep barışçı bir çözümden yana olduk. Maalesef çeşitli zamanlarda, müzakere masasında işin bozulmasına hep Güney Kıbrıs Rum tarafı sebep oldu” diyen Akdağ, İsviçre’deki müzakerelere işaret etti.
Akdağ, KKTC’de yaşayan kardeşlerinin refahını artırmak, yaşamlarını kolaylaştırmak için eğitim, sağlık, yol, su, enerji ihtiyaçlarının daha iyi karşılanması ve tüm bunların daha mükemmel hale getirilmesi için birlikte çalışmaya hazır olduğunu ve bundan heyecan duyduğunu söyledi.
“BİR KARDEŞİMİZİN GÖZÜ YAŞARIRSA BİZİM YAĞMUR GİBİ YAŞ AKAR…”
Kıbrıs’ta 1974’te Türkiye’nin müdahalesine yol açanın Rum tarafının yanlışları olduğunu, 14 yaşında olmasına rağmen süreci çok yakın takip ettiğini anlatan Recep Akdağ, “Bütün KKTC’li kardeşlerimizin bilmesini arzu ederim. Kıbrıs’ta bir kardeşimizin gözü yaşarırsa, bizim gözümüzden yağmur gibi yaş akar. Türkiye’de iktidarıyla muhalefetiyle 80 milyon böyledir” dedi.
Türkiye Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Türkiye’nin 3 milyon Suriyeli’ye de kucak açmış bir ülke olduğunu hatırlatarak, “KKTC’de yaşayan soydaşlarımızın, KKTC vatandaşlarının hukukunu, haklarını, güvenliğini sağlamak, bu işin teminatı olma noktasında asla bir gevşeklik göstermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“BM RUMLARA ‘BU İŞ BÖYLE OLMAYACAK, BU YANLIŞTAN VAZGEÇİN’ DEMELİ”
Bu kadar olumlu ve çözüm taraftarı KKTC’nin dünyaya mesaj verdiğini kaydeden Akdağ, artık BM’nin ve dünya ülkelerinin Güney Kıbrıs’a “bu iş böyle olmayacak, bu yanlıştan vazgeçin” demesi gerektiğini söyledi.
Akdağ, barışın olması ve insanların mutluluk içinde yaşaması için ellerinden geleni yapmaya devam edeceğini ifade etti.
ÖZGÜRGÜN: “TÜRKİYE’NİN SAĞLADIĞI HUZUR ORTAMINDAN SADECE KIBRIS TÜRKLERİ DEĞİL GÜNEY KIBRIS VE BÖLGE ÜLKELERİ DE YARARLANIYOR”
Başbakan Hüseyin Özgürgün de Akdağ’a yeni görevinde başarı diledi ve Akdağ’ı KKTC’de görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Anavatan Türkiye ile her konuda işbirliğiyle ve desteğiyle bugünlere geldiklerini ifade eden Özgürgün, halkın güvenliği ve bölgenin stratejik konumu nedeniyle işbirliği ve güvenlikte, Türkiye’nin sağladığı huzur ortamından sadece Kıbrıs Türkleri ve KKTC’nin değil Güney Kıbrıs ve bölge ülkelerinin de yararlandığını söyledi.
Türk Silahlı Kuvvetleri sayesinde Kıbrıs’ta 1974’ten beri kan akmadığını belirten Başbakan Özgürgün, yıllardır süren müzakerelerde birçok anlaşmaya evet diyen tarafın Kıbrıs Türk tarafı olduğunu ancak KKTC’nin BM ve dünya tarafından hak ettiği yeri bulmadığını kaydetti.
“AMAÇLARI KIBRIS’I YUNANİSTAN’A BAĞLAMAK…”
Başbakan Özgürgün, İsviçre’deki görüşmeler sonucunda Rum tarafının bir anlaşma niyetinin olmadığının net şekilde ortaya çıktığını ifade ederek “Amaçları Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamaktır. Bunu zaten o süreçte de meclislerinde aldıkları kararla gösterdiler” dedi.
Kıbrıs Türk halkının yıllardır bir mücadele verdiğine dikkat çeken Başbakan Hüseyin Özgürgün, Güney Kıbrıs’ın anlaşma niyeti olmamasının, gelişmeyi engelleyemeyeceğini söyledi.
“BUNDAN SONRA NE OLACAĞIYLA İLGİLİ SORUMLULUK GÜNEY KIBRIS VE YUNANİSTAN’IN”
Federasyon temelindeki Kıbrıs müzakerelerinin var olan parametrelerle tamamlandığını, bundan sonra bu parametrelerle görüşme imkanı kalmadığını belirten Özgürgün, bundan sonra ne olacağıyla ilgili sorumluluğun Güney Kıbrıs ve Yunanistan’a düştüğünü kaydetti.
Başbakan Özgürgün, Türk tarafının açılımlarının algılanmadığını, çok olumlu hareketlerinin de karşılık bulmadığını belirterek, bundan sonra KKTC ve Türkiye’nin kendi yol haritasını çizeceğini, bu parametrelerle artık görüşmenin mümkün olmadığını ifade etti.
Gerek ekonomik ve mali açıdan, gerekse halkın refahı anlamında Anavatan Türkiye ile işbirliği içinde gelişmeyi ve bir devlet olarak ayakları üzerinde duran yapıyı hedeflediklerini dile getiren Hüseyin Özgürgün, bunun önlerindeki önemli bir hedef olduğunu, işbirliği içinde çalışacaklarını söyledi.
Görüşmenin ardından Başbakan Hüseyin Özgürgün, Lefkoşa Merit Hotel’de Akdağ ve heyeti onuruna öğle yemeği verdi.
Akdağ saat 15.00’te ise Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş ile görüşecek.
