DENİZ ALTINDAN BORU HATTI GÜNDEMDE

    18

    Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik çabalar çerçevesinde Cenevre’de gerçekleştirilecek olan konferansın ardından Güney Kıbrıs’ın, deniz altından boru hattıyla doğal gaz naklinin planlandığı projeyle ilgili bir toplantıya katılacağı haber verildi.

    reklam alani

     

    Simerini gazetesi “Cenevre’nin Ardından East Med İçin Dörtlü… Yunanistan, İtalya Kıbrıs, İsrail Aynı Masada” başlıklarıyla manşetten verdiği ve iç sayfalarında ayrıntılarını aktardığı haberinde, doğal gazın, Güney Kıbrıs üzerinden Avrupa’ya taşınacağı boru hattının yeniden sahneye çıktığını yazdı.

    “East Med” adlı bu proje çerçevesinde İsrail’in girişimiyle, Cenevre’deki Kıbrıs sorunu konulu konferansın hemen ardından Yunanistan, İtalya Kıbrıs ve İsrail’in katılımıyla yeni bir görüşme yapılacağını kaydeden gazete, bilgilere göre görüşmede İsrail Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki doğalgazı, Güney Kıbrıs ve Yunanistan aracılığıyla İtalya’ya ulaştıracak denizaltı boru hattının maliyetinin ele alınacağını belirtti.

    Gazete Kudüs’te yapılan enerji konulu son üçlü (Güney Kıbrıs, Yunanistan ve İsrail) zirve toplantısında, Güney Kıbrıs ile Yunanistan’ın, İsrail’e projeyle ilgili daha düşük bir maliyet sunduğuna dair bilgiler olduğunu da aktardı.

    Habere göre Güney Kıbrıs, bu üçlü görüşmede, AB’nin, yeni değerlendirmeye göre 6 milyar dolayı aşmayan toplam maliyetin önemli bir kısmını karşılamaya hazır olduğu bilgisini verdi.

    İsrail girişiminin hem Güney Kıbrıs-Yunanistan-İsrail eksenini yükseltmek, hem de Güneydoğu Akdeniz’de enerji alanında AB tarafından daha fazla aktif rol üstlenilmesi açısından önemli bir gelişme olduğuna dikkat çeken gazete, Güney Lefkoşa ve Atina’nın, AB’yi konuya müdahil ederek Ankara’yı çalışmalardan bloke etmeye çalıştığı, Tel Aviv’in ise Türkiye işbirliği konusunda bir kez daha düşündüğünün görüldüğü değerlendirmesinde bulundu.

    Habere göre, Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis ise yaptığı açıklamada dörtlü görüşmenin Kıbrıs sorununa ilişkin diyalogla hiçbir koşulda ilişkisinin olmadığı teyidinde bulundu.

    Histodulidis, iki görüşmenin neredeyse aynı zaman dilimine denk düştüğüne de işaret ederek, bunun, Kıbrıs sorunundaki çalışmalarla bir ilişkisinin olmadığını tekrarladı.

    Paylaş