CTP’den Okan Dağlı’nın Türkiye’ye alınmamasına tepki!

12
CTP
reklam alani

CTP, partinin eski vekillerinden Dr. Okan Dağlı’nın Türkiye’ye ‘güvenlik’ gerekçesiyle alınmamasıyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Tatar’a ve hükümete gerekenin yapılması konusunda çağrıda bulundu.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), partinin eski vekillerinden Dr. Okan Dağlı’nın Türkiye’ye ‘güvenlik’ gerekçesiyle alınmamasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı.

CTP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamada, Dr. Okan Dağlı’nın, dün Türkiye Cumhuriyeti’ne giriş yapmak isterken G-82 kodlu “Türkiye’nin aleyhinde faaliyetlerde bulunmak” gerekçesiyle girişinin engellenmesinin kabul edilemez olduğu belirtildi.

Açıklamada, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a ve hükümete ‘gerekenin yapılması konusunda’ çağrıda bulunulurken, “Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak konunun takipçisi olacağımızı bildirir, bizi temsil ettiğini iddia edenleri de halkımızın çıkarlarını savunmaya çağırırız” ifadelerine de yer verildi.

CTP tarafından yapılan açıklamanın tam metni şu şekilde:

“Bizden, An, Kişmir ve şimdi de Dağlı! Sıra hangimizde?

Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) eski milletvekili, parti üyemiz, barış aktivisti Dr. Okan Dağlı’nın, dün Türkiye Cumhuriyeti’ne giriş yapmak isterken G-82 kodlu “Türkiye’nin aleyhinde faaliyetlerde bulunmak” gerekçesiyle girişinin engellenmesi ne partimizce, ne de Kıbrıs Türk halkı tarafından kabul edilemez. Sırasıyla Ali Bizden, Ahmet Cavit An ve Ali Kişmir’in ardından Okan Dağlı’nın da Türkiye’ye girişinin güvenlik gerekçesi gösterilerek engellendiğini büyük bir tedirginlik içerisinde öğrenmiş bulunuyoruz.

Unutulmamalıdır ki, 2004 yılında yapılan Annan Planı referandumunda Kıbrıslı Türklerin yüzde 65 gibi büyük bir çoğunluğu evet demiştir. Bu bağlamdan hareketle, Kıbrıs’ta federal çözümü, demokrasiyi, insan haklarını, özgürlükleri ve uluslararası hukukun içinde yer almayı savunmak ve bunun için mücadele etmek suçsa Annan Planı’na evet diyen yüzde 65’lik çoğunluk da suçludur.

Bizden, An ve Kişmir’in de aynı gerekçelerde Türkiye’ye girememesinin ardından yaptığımız tüm açıklamalarda ülkemiz makamlarının bu konuda girişim yapmasını ve neye dayanarak bu listenin hazırlandığını öğrenmeleri taleplerinde bulunmuştuk. Ancak gelinen nokta bize göstermektedir ki; ne Cumhurbaşkanlığı, ne Başbakanlık, ne de Dışişleri Bakanlığı bu konuda girişim yapmamıştır.

Bu makamlarda bulunanlar, derhal Türkiye Cumhuriyeti makamları ile gerekli görüşmeleri yapmak suretiyle bu listenin neye göre hazırlandığını, listede hangi Kıbrıslı Türk yurttaşların bulunduğunu bu topluma açıklamak zorundadır!

Her fırsatta Kıbrıslı Türklerin müzakere masasında haklarını savunduğunu iddia eden Ersin Tatar ve ona destek veren UBP zihniyeti, içine düştüğü acizliği bir kenara bırakıp bu konuda üstlerine düşeni yapmaları gerekmektedir. Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak konunun takipçisi olacağımızı bildirir, bizi temsil ettiğini iddia edenleri de halkımızın çıkarlarını savunmaya çağırırız!”

Paylaş