Kayıp şahıslara yönelik atölye çalışması

17
reklam alani

Kayıp Şahıslar Komitesi ile Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC), kayıp şahıslarla ilgili deneyimlerin paylaşılması amacıyla Lefkoşa’da iki günlük “Kayıp Şahıslara Yönelik Mekanizmalar” konulu çalışma düzenledi.

Ara bölgedeki Ledra Palace Otelde yer alan ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilen etkinliğe 30’un üzerinde ülkeden kayıp arama çalışmalarında yer almış uzman katılıyor.

ANSELMO

Kriz ortamlarından etkilenen kişilerin aileleriyle temasa geçmesi için hizmet veren  ICRC Merkezi Takip Ajansı’nın başkanı Florence Anselmo, etkinliğin açılış bölümünde yaptığı konuşmada, Kıbrıs’ta kayıp şahısların akıbeti ile ilgili yapılan çalışmalarda elde edilen başarının, uygulanan mekanizma sayesinde olduğunu kaydetti ve ”Bu etkileyici bir başarıdır” dedi.

ICRC’nin ailelerin temasını sağlamak için birinci ve ikinci dünya savaşlarında bir mekanizma oluşturduğuna, bu mekanizmaların bugün halen uygulamada olduğuna işaret eden Anselmo, etkinliğin tecrübelerin paylaşılması ve kayıpların akıbeti ile ilgili uygulanan mekanizmaların geliştirilmesi açısından bir fırsat sunduğunu kaydetti.

KÜÇÜK

Kayıp Şahıslar Komitesinin Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük ise, uzmanların katılmış olduğu bu çalışmanın çok yararlı sonuçlar doğuracağına inandığını belirtti.

Tecrübe ve teknik bilginin paylaşımının kayıp arama çalışmalarındaki önemine dikkat çeken Plümer,  kayıp şahısların akıbetinin belirlenmesi için bir mekanizma geliştirilmesinin ve bu mekanizmadan sonuç alınmasının hayati olduğunu kaydetti. Kıbrıs’ta kayıpların akıbeti ile ilgili çalışmaları yürüten Kayıp Şahıslar Komitesini örnek gösteren Plümer, Komitenin 1981’de kurulduğunu ancak Komitenin kayıp listeleri üzerinde 1995’da uzlaşıya varıldığını, Kıbrıs’ta kayıpların akıbetinin tespit edilmesi için geliştirilen mekanizmanın da, olayların yaşandığı dönemden 43 yıl sonra 2006’da hayata geçirildiğini anlattı.

Plümer, çalışmalarda siyasi istek, finansal destek ve teknolojinin önemli ve kilit rol oynadığını kaydetti.

PANTELİDES

Komitedeki Kıbrıslı Rum üye Leonidas Pantelides de, Komite’nin altında yapılan soruşturmalarda, polis soruşturması gibi ölüm nedeni bulmaya çalışmadıklarını, amaçlarının gömü yerlerini öğrenmek olduğunu anlattı.

Güncel elde edilen soruşturmaların yanında eski bilgilerin de bulunduğunu ancak bunların hiçbir zaman kapsamlı bir şekilde değerlendirilmediğini kaydeden Pantelides, bu eski, yazı şeklindeki belgelerin araştırmalarda çok yararlı olmadığını, bu nedenle yazılı belgelerin harita temelli senaryolara dönüştürülmesi üzerinde çalıştıklarını kaydetti.

ARNİ

Kayıp Şahıslar Komitesinin Üçüncü Üyesi Paul-Henri Arni de, çatışmalarda oluşan ve iyileşmeyen, zaman içerisinde daha kötü olan tek yaranın, aile bireyinin eve dönmediğinde açılan yara olduğunu, zedelenen güvenden dolayı bunun komşularla uzlaşının önünde durduğunu, kayıpların akıbetinin belirlenmesi çalışmalarının uzlaşı elde edilmesine yardımcı olduğunu kaydetti.

Kayıpların akıbetinin belirlenmesi için son 13 yılda sürdürülen çalışmalarında dört önemli ders edindiklerini belirten Arni, bunların; siyasi istek, kayıp şahısların aranması için oluşturulan mekanizmada koordineli çalışma için merkezi bir yapının olması; arşiv bilgileri de dahil sivil, polis ve askeri erkanda karar vericilerin sürece dahil edilmesi ve uzun süreli mali destek olduğunu belirtti.

Arni, “Kayıp şahıslar üzerinde çalışan komite veya komisyon sivil veya askeri karar mercileri ile teması yoksa o çalışma başarısızlığa mahkûmdur. Bu arşivlere erişim söz konusu olduğunda da geçerlidir” dedi.

BJÖRNSSON

Avrupa Birliği bünyesindeki Kıbrıs Çözüm Destek Ofisi Başkanı Kjartan Björnsson da, kayıpların akıbetinin belirlenmesi ve kalıntılarının ailelere iade edilmesinin çok önemi bir güven arttırıcı önlem olduğunu söyledi.

Avrupa Birliği’nin  bu güne kadar Kıbrıs’taki kayıp arama çalışmalarına 25 milyon Euro, çalışmaların maliyetinin dörtte üçünü karşılayacak kadar katkıda bulunduğunu ifade etti.

Björnsson, “Kayıpların akıbetiyle ilgili belirsizliklerin yarattığı rahatsızlık çatışma bittikten çok uzun süre sonra da devam edebilir, bu da ilişkileri olumsuz yönde etkileyebilir, uzlaşı elde edilmesini zorlaştırabilir” dedi.

Björnsson, “Kıbrıs’ta istikrar için kayıp yakınlarının acılarına son verilmesi kilit öneme sahiptir” şeklinde konuştu.

Paylaş