Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Kıbrıs’ta gelinen süreçte, paylaşıma hazır bir modelde ısrar etmek yerine, işbirliği modellerinin geliştirilebileceğini söyledi.
Özersay, iki tarafın birçok sosyal ve insani konularda işbirliği yaptığına işaret ederek, olmazsa olmazlara rağmen, adına, sıfatına veya başlığına takılmadan alternatif yöntemlerin bulunabileceğini kaydetti.
Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, BRT’de yayınlanan Haber Merkezi programında Levent Kutay’ın sorularını yanıtladı.
Özersay, olası bir müzakere süreci ve iç meseleleri değerlendirdiği programda gündeme ilişkin net açıklamalarda bulundu.
“İKİ TARAFIN ORTAK ÇALIŞMA YÜRÜTMESİ MÜMKÜN”
Özersay, KKTC ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ilişkilerine değinirken, iki tarafın ortak çalışmalar yürütmesinin mümkün olduğunu, bunun da işbirliği anlamına geldiğini söyledi.
İki tarafın birçok sosyal ve insani konularda işbirliği yaptığına işaret ederek, olmazsa olmazlara rağmen adına, sıfatına veya başlığına takılmadan alternatif yöntemlerin bulunabileceğini ifade etti.
Açıklamalarında Cumhurbaşkanı Hükümet ilişkilerine de değinen Özersay, “Sayın Cumhurbaşkanı ile olması gerektiği gibi bir diyaloğumuz vardır, kendisini sürekli olarak bilgilendiriyorum, örtüştüğümüz konular olduğu gibi farklı düşündüğümüz konular da vardır” şeklinde konuştu.
Özersay, Federasyonu mu yoksa konfederasyonu mu destekliyorsunuz ? şeklindeki soruya ise “Formülün ne olacağı konusunda tartışmaya girilirse süreç batağa saplanır. Kaldı ki Kıbrıs’ta 50 yıl boyunca 2 bölgeli 2 toplumlu bir federasyon formülü üzerinde görüşmeler yapıldı ancak taraflar hep farklı görüşler beyan etti. Önemli olan içeriktir, temel olan işbirliğini geliştirmek, adım adım güveni tesis etmektir” cevabını verdi.
“HÜKÜMETTE KRİZ YOK”
Hükümet konusuna da değinirken Özersay, memlekette bir Hükümet krizi olmadığını dolayısıyla bunu tartışmanın da zaman kaybı olduğunu vurguladı. Şu anda koalisyonun verdiği sözleri yerine getirmek için çaba sarfetmesi gerektiğini belirten Özersay, farklı bir gündeme yönelmenin anlamı olmadığını kaydetti.
Yolsuzluk dosyaları üzerinde ciddiyetle durduklarını ifade eden Özersay amaçlarının, hakkında iddialar olan kişilerin suçlu olmaları halinde yargılanması, eğer suçları yoksa aklanmaları olduğunun altını çizdi.
“AMAÇ ÇEVRENİN TALAN EDİLMESİNİ ÖNLEMEK”
Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi İmar Planı çalışmalarına da değinirken Özersay, İmar Planı hazır olana kadar, süreci bir emirname ile duraklatmayı hedeflediklerini belirtti.
İmar Planı’nın olmazsa olmazları olduğunu, emirnamenin ise kalıcı bir plana ulaşana kadar çevrenin talan edilmesini önlemek amacı taşıdığını dile getirdi.
