Denktaş’tan Zaroğlu’na yanıt: Alnım açık, her türlü hesabı veririm

47
reklam alani

Denktaş, paylaştığı iyi niyetli bir anekdotun ardından bir vekil tarafından kişisel nefretle karışık ailesini de işin içine katarak bir takım yalanlarla yapılan saldırılara maruz kaldığını belirtti ve bunlara cevap verdi..

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay başkanlığında saat 11.15’te toplandı.

Denktaş, İddialarla ilgili bazılarının mahkeme aşamasında olduğunu , sürecin bir yıldan fazladır sürdüğünü kaydetti. Denktaş, mahkeme sürecinin hızlanmasını gerçeklerin ortaya çıkmasını beklediklerini kaydetti.

“Kız kardeşinin direktör olduğu şirkete benzin istasyonu inşaatına başlaması için izin verildiğini yönündeki” iddiayı yanıtlayan Denktaş, bunun için kaymakamlığa başvurulduğunu, bir sürü daireden izin alındığını, ilgili bakanlık izin verdikten sonra konun Maliye Bakanlığına geldiğini belirtti.

Denktaş, müracaatı yapan kişinin kız kardeşinin eşi olması hariç gerisindeki iddiaların doğu olmadığını, müracaatın geri çekildiğini hatırlattı.

Denktaş, Benzin istasyonu için arazi verildiği iddialarının konusunda ise “bizim dönemimizde verilen hiçbirşey yok” dedi.
Denktaş, Rauf Denktaş üniversitesi ile ilgili olarak da açıklamalarda bulundu.

Denktaş, “Kurulan üniversite oğlumun adı değil, iddiayı yapan kişinin bu Mecliste olmasına olanak veren KKTC parlamenter sistemini yaratan, kurucu Cumhurbaşkanı Denktaşın adıdır. Bu ismi yaşatma gayrettir” dedi..

Üniversitenin açılması süreciyle ilgili bilgi aktaran Denktaş, bir sene bir ayda YÖDAK’tan eğitim iznin alınabildiğini belirtti.

Üniversitenin idari ve öğrenci sayılarına ilişkin bilgi veren Denktaş, YÖK’ün talebi olan kampüs talebine ilişkin kiralama yoluna gidildiğini belirtti.

Vergi Dairesi yanındaki binaları dünürüne peşkeş çektiğine dair iddialar da yapıldığını belirten Denktaş, binanın kullanan kişinin kızının tercihiyle damadı olduğunu kaydetti.

Denktaş, söz konusu vekilin hükümetlere çeşitli siyasi oyunlar ile girdiği iddialarını da yanıtladı:

Denktaş, Bunu yapmak, bu ülkeyi tanımamak bilmemek, bu ülke demokrasinin nasıl bir hoşgörüye dayandığını bilmemek anlamına geldiğini aktardı.

Serdar Denktaş, polisten özür dilenmesine memnun olduğunu ancak, videodan canlı yayında iki kez söylenenlerin de ortada olduğunu belirtti.

“Kele saçın az diyebilmek için birinin saçlarının buradan Karpaz’a uzaması gerekir” diyen Denktaş, vekilin kendine hitabını bir daha düşünmesini istedi.

Denktaş, Kermiya bölgesindeki askeri bölgenin üniversiteye verilmesine ilişkin konusundaki iddiaları da yanıtladı.

“Babamın kemikleri sızlıyorsa KKTC tarihinde ilk defa bir kürsüde bir milletvekilinin hiçbir dayanağı olmadan, açılan davalar olduğunu bile bile bu iddiaları söylemesidir.Konuşulması gereken onlarca konu varken, ortaya konulmuş bir anekdot varken. Ki iyi niyetle paylaşılmış bir anekdottu.30 yıldır Meclis’teyim böylesi bir kin ve nefretle saldırmayı ben görmedim yaşamadım. Babamın kemikleri sızlıyorsa bunun içindir.”

Denktaş, ‘Alnım açıktır, her türlü ortamda bu iddiaları yanıtlamaya hazırım Taşıdığım soyadının gereği doğrultusunda hareket etmekte devlet lehine her türlü adımı atma gayretindeyim’ dedi.

Denktaş, Gazetelere de çağrıda bulunarak daha insaflı olunmasını istedi.

Zaroğlu’nun Meclis’te yaptığı yolsuzluk iddiaları:

KKTC tarihinin,
En büyük yolsuzluklarına imza attığı…

Basında ve kamuoyunda iddia edilen,

Bir bakan’ a ayırmış bulunuyorum..
Esasen; bugüne kadar ülkemizde kurulan koalisyon hükümetlerinin bir çoğuna,
Öyle ya da böyle,

Çeşitli siyasi oyunlar ile, girmeyi bir şekilde becerebilmiş..

Girmesinin akabinde, yegane amacının da,

Aldığı koltuğu,

Hükümet içerisinde rant elde etmek için kullandığı,
Kamuoyunda sürekli ve çeşitli vesilelerle iddia edilen…

Bu bakan’ ın
Kim olduğunu
Sanırım hepiniz tahmin etmişsinizdir..

Ancak,
Henüz bu dakikaya kadar adını açıklamadığım sn bakana…

Bende artık aynı halkımızın büyük çoğunluğunun da yaptığı gibi..
Adıyla değil,
Artık lakabıyla hitap etmeyi düşünüyorum..

Yüce meclise saygısızlık olmaması açısından, bu çatı altında değil…

Ancak, meclis dışında,
Bundan böyle daimi olarak;

‘Sn. Rantiye bakan’ olarak hitap edeceğimin bilinmesini de isterim…

Şimdi gelelim sn. Bakanın elde ettiği iddia edilen skandal kazanımlarına…

*bu kazanımları,
Aşağıda öncelikle ana başlıklar halinde verip,

Konuşmamın ilerleyen bölümlerinde ise,
Detaylarına yer vereceğim..

İddia 1:

A kind of education and caring center ltd. Şirketi direktörü olan: C.K. İsimli şahıs,
1 şubat 2018 tarihinde;

Aydemet- Lefkoşa’da bulunan…

P/h.xxı/28.w.2, blok e, parsel 3 b, 4 dönüm, 2 evlek yüz ölçümlü arsa içine,

Benzin istasyonu kurmak için…
Yani akaryakıt istasyonu inşaatına başlayabilmek için,
Kaymakamlığa müracaat etmiştir…

Yapılan başvuru üzerine kaymakamlık da,

13 mart 2018 tarihin de, çevre koruma dairesi müdürlüğü ve…

Kıbrıs Türk Benzinciler Birliğin den görüş istemiş..

Belgelere göre de, şehir planlama dairesi’ nin,
Bir kaç milyon dolar değerdeki arazi için,
Kesin onay vermiştir…

Peki ama “kimdir bu adı geçen kişi…” diye soracak olursanız..

İsmini henüz vermediğim sn. Bakanın kız kardeşinin damadı dır…*

Benzin istasyonu açabilmesi için,
Bir kaç milyon değerindeki eşdeğer arazinin,
Salt akrabalık bağı nedeniyle, verilmiş olduğu iddiası şayet doğru ise,

Maalesef tam bir skandal dır..

İddia 2:

Yine aynı bakanın, oğluna, mevzuata aykırı olarak,

Yödak tarafından… Kermiya bölgesinde,

Üniversite kurma izni verdirtmiş olduğu iddia edilmektedir..

Şimdi kendisine ve yödak başkanı na buradan soruyorum..

Verilen bu izinde,
İddia edildiği gibi,
Çeşitli şekilde, yasa ve usule aykırılıklar varmı dır?

İddia 3:

Yine sn. Bakan, vergi dairesi yanındaki boş ambarların,

Dünürüne peşkeş çekilmesini de,
İddia edildiği gibi, doğrudan sağlamışmı dır?..

İddia 4:

Uzun zamandır,

Tamamen keyfi olarak,
İstediğine üniversite kurma izni veren,
İstediğini ise,
Adeta süründüren yödak’ ın,

İddialara göre,

Son derece şaibeli olan bahse konu bakanın oğlunun adını taşıyan..

Üniversitiye
Kuruluş izni vermesi kararına istinaden;
Sn. Bakan, bu defa oğluna ait üniversite’ nin kampüs inşası için…
Alayköy yakınlarında 100 dönümlük bir arazi tahsis edilmesini sağlamış mıdır..

İddia 5:

Söz konusu arazinin kiralanması için,

Bakanlar kurulu kararı gerekmesine rağmen…

Alınamadığı için,
Bu tahsis doğrudan maliye bakanlığı’ na bağlı devlet emlak ve malzeme dairesi tarafından gerçekleştirilmiş midir?…

Arazinin bakanın ailesine adeta bedavaya verilmesinin hemen ardından ise,

Bölgede inşaat çalışmaları derhal ve hummalı bir şekilde başlamışmıdır?..

Söz konusu bakanın ailesi olduğu için,

Hafta sonları bile…
İş makineleri nin jet hızıyla çalışma yaptığı,
Görülmekte midir…

İddia 6:

Bilindiği üzere;
Yine bir süre önce dereboyu ile kermiya arasında kalan
Devasa bir arazi içerisindeki…

200 dönümlük alan,
Bakanlar kurulu kararı ile ‘askeri bölge’ kapsamından çıkartılmış…

Ve yeni kurulan ve bakanın oğlunun adını taşıyan üniversite için..

Oğlu ile gelininnin direktörü oldukları…

Mediterranean master education services ltd’ e kiralanmış olduğu iddiası doğru mudur?

Bir ara kamuoyundan gelen büyük tepkiler üzerine,

Her nasılsa karardan geri adım atılmış gibi
Gözükse de,

Dosya tam anlamıyla kapatılmamış olduğu

Bakan beyin de,

Keza bu konudaki istek ve arzusunun henüz tükenmediği iddiası,
Yine bu bağlamda doğrumu dur?.

Çünkü; bu günlerde çok kısa süre içinde meclis gündemine gelmesi beklenen…

Kamu ihale yasa tasarısının…
Mevcut haliyle yasalaşması halinde..

Kamu ihale kurulu tümüyle,
Bu bakanın bürokratların dan oluşacağı için…

Bu konuda,
Sn. Bakanın talebinin de,
İlk günkü sıcaklığını, aynen korumakta olması,

Eşya nın tabiatına asla aykırı olmayacaktır…

Gelelim; yolsuzluk dosyalarına ilişkin iddiaların ayrıntılarına…
Detaylara girmeden,

Öncelikle altını çizmek gerekir ki…

Göreve geldikleri günden beri,
“yolsuzlukların üzerine gideceğiz” diyen

Ve sürekli olarak

Bu söylemini tekrarlayan koalisyon ortakları:

Sn. Tufan erhürman,
Sn kudret özersay ve sn. Cemal özyiğit’ in,

Dördüncü ortaklarının,

Bu gibi davranışlarına karşılık,
Bugüne dek neden tavır almadıkları da,
Ayrı bir merak konusudur…

Başka bir ifadeyle; “….yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve peşkeşin üzerine kararlıkla gideceğiz…”
Diyerek,
İktidar olan ve iktidar olmaları ile birlikte..

Bu söylemi ısrarla tekrarlayan…

Dörtlü koalisyon hükümeti döneminde…

İddialara göre,

Cumhuriyet tarihinin en büyük çaplı yolsuzlukları yaşanmaktadır.

Ancak görünen odur ki;
Bu hükümetin diğer ortakları maalesef…

Var olma sebeplerini,

Kuruluş aşamasından itibaren,

Yani işin en başından beri bu bakana borçlu olduklarını bildikleri için..

Onun yaptığı iddia edilen…bu tarz yolsuzluklara,
Göz yummaya devam etmekte oldukları görülmektedir.

Bu durum da göstermektedir ki,

Tüm bu skandalların kahramanı olduğu ileri sürülen sn. Denktaş’ ın,

Bu hükümet dönemindeki en büyük misyonun..

Üç kelimeyle…

Rant….,
Rant…
Ve yine rant olduğu rahatlıkla söylenebilir mi?..

Peki ama,
Elde ettiği ve edeceği rantlar ile,

Rahmetli kurucu cumhur başkanımızın,

Yani babasının mazarında kemiklerini sızlatmakta dahi…
Beis görmediği iddia edilen sn. Denktaş’ ın…

Yine elde ettiği iddia edilen
Rant’ ın….

Bir başka boyutu da,

Bu rantı sadece kendi şahsı ile sınırlı tutmayıp…

Tabiri- i caiz ise,

Adeta 7 sülalesini de bu ranttan istifade ettirme düşüncesi ile hareket etmek te olduğu da söylenebilir mi?.

Yine iddialara göre,
Bu rantı…

Umarsız, fütürsuz, dahası da,
Korkusuzca ailesine dağıtmakta da….

Beis görmediği söylenen bakan bey,
Şayet bu iddialar doğru ise…

Elbette ki,
Günü ve saati geldiğinde bunun hesabını halkımıza tek tek,
Verecektir…

Sn. Başkan ve değerli milletvekilleri…

Sn. Denktaş’ ın,
Bu konuda sınırsız olduğu iddia edilen icratlarının;
Maalesef ki yukarıda saydıklarımız ile,
Sınırlı olmadığı da iddia edilmektedir…

Nitekim; oğlu rauf denktaş’ ın ortağı olduğu
M. R. B inşaat şirketi’ nin,

Sahibi olduğu zeus hotel’ e ekstra kat izni verilmesi,

Yeni inşa edilecek olan ve
Ön projesinde casino izni olmayan,
Galaxy otel 2’ ye kumarhane izni verilmesi için,

E.dil adlı işadamıyla,
3 milyon sterlin karşılığı el sıkıştığı..

Keza oğluna üniversite kurması için,

200 dönüm araziyi tahsis ettirdiği..

Ayrıca: dünürüne de,
Ambarları peşkeş çektiği şeklindeki iddialar,
Son derece vahimdir…

Sn. Denktaş’a atfedilen bir yolsuzluk skandalını daha ileri sürülen iddia kapsamında açıklıyorum..

Sn. Denktaş, acaba kooperatif merkez bankası’ nın,
Devletten olan alacağına karşılık…
Girne’ nin merkezinde ve evvelce askerin elinde bulunan 500 milyon dolar değerindeki ambarların…

Önce maliye tarafından devralınıp…

Akabinde bankaya devredilmesi skandalına da imza atmışmı dır?..

Yine aynı bağlamda,
Kooperatif merkez bankası yönetim kurulu,
Eski başkanı ile girdiği iddia edilen bazı ilişkilere binaen,

Yapıldığı iddia edilen usulsüzlüklerin aynı zamanda,

Cumhuriyet tarihinin,

En büyük skandallarından birini oluşturarak ,

Tarihe geçmiş olduğu iddiası da doğrumudur? ..

Değerli arkadaşlar…

Tam da bu noktada dikkatinizi çekmek isterim ki..

Dünya’nın,

Gerçek anlamda demokrasi ile yönetilen her hangi bir ülkesinde,

Bırakınız bu derece büyük yolsuzluklara
İmza attığı iddia edilen
Bir siyasetçinin
Görevine umarsızca devam etmesini…

Bu yolsuzlukların yüzde birinde dahi,

Bir siyasetçinin adının geçmesi halinde,

Emin olunuz ki,

Bir dakika bile o koltukta oturması mümkün değilken ..
Ülkemizde ise,

Maalesef tablo ortadadır…

Toplumumuz da adeta, yolsuzluğu yapanın…

Yaptığı yanına kâr kalacakmış gibi bir zihniyet hakimdir..

Ancak; önemle altını çizmek isterim ki,
Biz bu ülkede yaşadığımız sürece..

Yolsuzluk yapanın…

Yaptığı…. Asla yanına kâr kalmayacaktır…

Konuşmama bureda son verirken hepinize en derin saygılarımı sunuyorum…

Paylaş