Barolar Birliği, PKK propagandası içeren kitapların ifade özgürlüğü olduğunu savundu.

20
reklam alani

Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi, evinde evde PKK propagandası kapsamında sayılan kitap bulunması nedeniyle bir kişinin tutuklanmasını, ifade özgürlüğünün tehdit altında olması şeklinde değerlendirdi.

Komite adına yapılan yazılı açıklamada, “Anayasamız ve meclisimizde onaylanıp iç hukukumuzun parçası olan insan hakları sözleşmeleri tarafından korunan ifade özgürlüğünün tehdit altında olmasını şaşkınlık ve üzüntü içerisinde deneyimliyoruz” denildi.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10’uncu Maddesi ve Anayasa’nın 24’üncü Maddesi’nin düşünce ve görüş özgürlüğünü de kapsadığı kaydedilen açıklamada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarından örnekler de verildi.

AHİM’in oldukça yaygın olarak bilinen Handyside kararında, devleti veya toplumun bir kesimini inciten veya rahatsız eden düşünceler için de ifade özgürlüğünün geçerli olduğunun belirtildiği;

Mahmudov and Agazade v. Azerbeycan ve Lewandowska-Malec v. Polonya ile ilgili kararında, hakların sınırlandırılmasına giderken devletlerin ölçülülük ilkesine bağlı kalmaları gerektiği, kişiler hakkında ifade özgürlüğünü kısıtlayabilecek yargılamalar yapıldığı durumlarda bunun ceza yargılaması olmaması gerektiğinin kaydedildiği belirtildi.

Mahkemeye göre ifade özgürlüğünün ceza yargılamaları üzerinden kısıtlanmasının, toplumda sansürün yaygınlaşmasına neden olabileceği kaydedildi.

“Hakikate ulaşabilmek için sansürsüz bir tartışmaya, fikirlerin kısıtlanmaksızın birbiriyle çatışabileceği bir kamusallığa ihtiyaç vardır. Ayrıca, demokrasilerin en temel özelliği olan halk egemenliğinin ancak ifade özgürlüğü ile ve yine demokratik toplumların vazgeçilmez bir niteliği olan hoşgörünün de ancak farklı görüşlerin ifade edilebilmesiyle mümkün olabilir” denildi.

FARKLI GÖRÜŞLERİN İFADE EDİLMESİNE İHTİYAÇ VAR

Komite, birbirine tahammül edebilen, çatışan görüşleri soğukkanlılıkla ele alabilen, barışçıl ve hoşgörülü bir toplum olabilmek için farklı görüşlerin kendisini ifade etmesine, toplumun bu görüşlerle karşılaşmasına ve onların varlığını tanımasına ihtiyaç olduğunu kaydetti.

Paylaş