Ulaşım yetersiz, öğrencilere değer verilmiyor..

29
reklam alani

Akşam saat 18.00’den sonra Hayat duruyor, Ulaşımdaki ücretler bir yana, istediğimiz zaman istediğimiz yere gidemiyoruz. Hafta sonları, Girne Lefkoşa veya Mağusa gibi şehirlere gidip eğlenmek, derslerimizin stresini atmak istiyoruz. Fakat servis olmadığı için en geç saat 18.00’de dönmek zorunda kalıyoruz” dediler

Ada’nın tarihi zenginliğinin yanında birçok güzelliklere de sahip olmasına karşın ulaşım olanaklarının yetersiz kalması nedeniyle, bu güzelliklere ulaşabilmelerinin kısıtlandığından dert yanan öğrenciler “Toplu taşıma araçlarının sayıca yetersizliği yanında hizmet verenlerin birçoğunun ise bakımsız ve sağlık açısından riskli olduğunu ifade ettiler.

Ülkede eğitim öğretim görmenin, gerek okul yönetimi gerekse yerli halkın öğrencilere karşı sergiledikleri tutumlar nedeniyle zor olduğunu dile getirdiler. Üniversite öğrencileri, birçok zorlukla mücadele ettiklerinin altını çizerek, özellikle maddi sıkıntılar nedeniyle mağdur olduklarını belirttiler. Toplu taşıma araçlarının yetersizliği karşısında sıkıntı yaşadıklarını belirten üniversiteliler, okullarına ödedikleri paralar karşısında verilen hizmetin yetersiz olduğunu ifade ettiler. Eğitim gördükleri ülkede ciddiye alınmadıklarından yana da dert yanan  üniversite öğrencileri, “Türkiyeli öğrenci olarak, herhangi bir sıkıntı yaşadığımızda dikkate alınmadığımızı düşünüyoruz. Devlet dairelerinden, özel şirketlere kadar herkes, Türk öğrenciye rastladığında genelde geçiştiriyorlar ve yardımcı olmaktan kaçınıyorlar.” şeklinde konuştular. Üniversitelerde öğrenim gören bazı yabancı öğrenciler ise, KKTC’de dil sıkıntısı yaşadıklarından dolayı hem kendilerini anlatmakta hem de anlaşılmaktan yana sıkıntı çektiklerini, bunların yanı sıra yerli halkın, yabancı öğrencilere karşı acımasız olduğunu savundular. Yabancı uyruklu öğrenciler adadaki şartların, tüm öğrenciler için yeterli olmadığına değinerek, adada birçok eksikliğin yanı sıra düzenin olmamasına dikkat çektiler. Öğrenciler yaşadıkları sıkıntıları, “En büyük sorunumuz ise hastanelerde İngilizce bilen hiçbir doktor veya sağlık çalışanı bulunmamakta. Bizim sağlık sorunlarımızla ilgili söylemek istediğimiz hiçbir şey anlaşılmıyor ve can güvenliğimiz ile ilgili endişe yaşıyoruz. Hasta olduğumuz zaman birlikte hastaneye gittiğimiz arkadaşlarımız var ancak acil bir durum yaşamamız halinde hastanede nasıl sağlık hizmeti alınabileceğini bilmiyoruz.” şeklinde konuştular.

Süreyya ÖZDEMİR Yeni Bakış

Paylaş