DİKO “AKEL VE DİSİ, TAVIRLARIYLA TÜRK TARAFININ TEPKİLERİNİ TETİKLEDİ”

    68

    Rum Meclisi’nin 1950 Enosis Plebisiti’nin yıldönümünün okullarda kutlanmasıyla ilgili kararının Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında sürtüşme noktası olması yanında Rum  iç cephesinde de çatışma ve çekişmelere neden olduğu  haber verildi.

    reklam alani

     

    Simerini DİKO, DİSİ ve AKEL arasında şiddetli çatışma yaşandığına dikkat çekerek AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun gerek ilgili kararın mecliste oylanması sırasında, gerek KKTC’den gelen tepkilerden sonra takındıkları tavır  nedeniyle Anastasiadis hükümetini ve DİSİ’yi eleştirdiğine dikkat çekti.

    DİKO “AKEL VE DİSİ, TAVIRLARIYLA TÜRK TARAFININ TEPKİLERİNİ TETİKLEDİ”

    Habere göre DİKO AKEL’i, “tavrı ile Türk tarafının kabul edilemez tepkilerini tetiklemekle” suçladı. Parti tarafından yayımlanan açıklamada “AKEL, DİSİ ve hükümet sözcüsü Hristodulidis meclisin mutlak yetkisine dayanarak Kıbrıs Rum toplumunun eğitimiyle ilgili aldığı tamamen yasal bir karara gösterdikleri haksız tavır ile Türk tarafının Enosis Plebisiti ile ilgili kışkırtıcı tepkisini tetiklediler. Kıbrıs Türk liderliğinin ve genel olarak Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs Cumhuriyeti Meclisi’nin kararına tepkisi  kışkırtıcı ve sinir bozucudur” ifadeleri kullanıldı.

    DİKO Cumhurbaşkanı Akıncı’yı ve Cumhuriyet Meclisi’ni de 20 Temmuz Barış Harekâtı ve KKTC’nin kuruluş yıldönümünü kutlarken “davranışlarının Kıbrıs sorununun çözüm çabalarını olumsuz etkileyip etkilemeyeceğini düşünmüyor, buna mukabil Kıbrıs’ın çağdaş tarihinin parçası olan tarihi bir olguya basit bir atfa tepki gösteriyorlar” diyerek eleştirdi.  Müzakerelerde çıkmaz gözlemlendiği görüşünü de ortaya koyan DİKO, Türk tarafından gelen tepkileri “bu çıkmazın sorumluluğunu Rum tarafına atmak maksatlı” diye değerlendirdi.

    KİPRİANU “AKINCI’NIN VE TÜRK TARAFININ TEPKİLERİ AŞIRI”

    AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu müzakerelerin çıkmaza sürüklendiği kanaatini ortaya koyarak prosedürdeki tıkanıklığı açacak bir yöntem bulunması gereğine dikkat çekti. RİK’e yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın ve Kıbrıs Türk tarafının Enosis Plebisiti’ne tepkilerinin “aşırı olduğunu” öne süren Kiprianu, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastaiadis’i de Cumhurbaşkanı Akıncı’ya sosyal medya üzerinden verdiği cevap nedeniyle eleştirdi. Kiprianu Anastasiadis hükümetinin bu konudaki tavrını “ciddiyetsiz” diye niteleyerek Anastasiadis’in Akıncı’ya  “köprüleri yıkan değil kuran bir cevap verebileceğine” vurgu yaptı.

    STEFANU: “DİSİ’NİN, ZAMANSIZ OLDUĞU İTİRAFI YETERLİ DEĞİL”

    AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, Enosis Plebisiti ile ilgili kararın Rum  Meclisi’nden oy çokluğuyla geçmesinin sürdürülmekte olan çözüm çabalarına ciddi sorun yarattığına dikkat çekti ve bu kararın “İki bölgeli iki toplumlu federasyona karşı olan Kıbrıs Türk sağı ve aşırı sağı tarafından istismar edildiğini” iddia etti, özetle şunları söyledi:

    “Mesele,  bundan sonra oluşan nahoş durumu düzeltmek için ne yapacağımızdır. İktidar partisi başkanının,  bu hareketin (enosis plebisiti kararı) zamansız olduğunu itiraf etmesi yeterli değildir. Oylama sırasında DİSİ’nin çekimser kalması gerçekte, olumlu oy kullanması demektir.

    Başkan Anastasiadis’in  bu kararın Rum tarafının suçlanması için istismar edilmesine müsaade etmeyeceği açıklaması sorunu halletmiyor.

    Başkan’ın yapması gereken asgari şey bu karara mesafeli durmak, müzakere prosedürünün devamı için zorlukların aşılması yönünde inisiyatif almaktır, Mustafa Akıncı da bu yönde hareket etmelidir.”

    DİKO’nun AKEL’e yaptığı, “tavrı ile Kıbrıs Türk tarafının tepkisini tetiklediği” suçlamasını da “mesnetsiz” diye niteleyen Stefanu ” Haksız ve reddedilmesi gereken tepkilere meclisin kararı bahane oldu. DİKO liderliği aşırı sağ ELAM’la birlikte yürümeseydi elbette bu karar alınmayacaktı” dedi.

    DİSİ meclisteki oylama sırasında çekimser kalma nedenini “tarihi olaylarla ilgili tutumumuz olmadığı için değil,Tarihi reddetmiyoruz ama 1 Nisan (EOKA’nın silahlı tedhişe başlama yıldönümü)  bu meseleyi kapsıyordu.

    DİSİ tarihi bir olguya hayır oyu da veremezdi” şeklinde ifade eden DİSİ “DİKO DİSİ’yi veya hükümeti suçlamaya çalışıyor” diyerek eleştirdi.

    EDEK

    EDEK, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “tırmanan olumsuz tavrından” söz etti ve bunun “Türkiye’nin Kıbrıs sorununun uluslar arası yönleriyle ilgili somut tezler sunmaktan kaçmak hedefiyle  müzakere prosedürünü yavaşlatma çabasının devamı olduğunu” öne sürdü, iddialarına şunları da ekledi:

    “Kıbrıs Rum tarafı da aynı mantıkla; Kıbrıs Türk tarafının istediği gibi, çözümden sonra Türk askerinin kalmasına, Beşparmaklardaki kışkırtıcı sembollere ve  gerek 1964 Dillirga bombardımanı yıldönümlerinde gerek 1974 Türk istilası ve sahte devletin ilanı yıldönümlerindeki kutlamalara aynı hassasiyeti göstermelidir.”

    VATANDAŞLAR İTTİFAKI

    Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas, Kıbrıs Türk tarafının ve Türkiye’nin, Rum Meclisi’nin Enosis Plebisiti kararına gösterdikleri tepkinin şiddetiyle “gerçek niyetlerini ortaya koyduğunu” iddia ederek şunları ekledi:

    “Türkler uzlaşmazlıklarını örtecek bahane buldu.  Başkan ve Ulusal Konsey isterse, Türklerin müzakerelerde çıkmaz ilan edilmesinin hemen ardından uygulamaya koyacağı planlarını bozmak ve engellemek için en kısa zamanda önleyici eylem planı  oluşturup tepki önlemi almalıyız.”

    DAYANIŞMA HAREKETİ

    Dayanışma Hareketi açıklamasında şu iddialara yer verdi: “Başkan Anastasiadis’in müzakerelerdeki taktiği Türk tarafını cesaretlendirdi.

    Ankara-Akıncı’nın, çözümden sonra Türk vatandaşlarına AB’nin dört temel özgürlüğünün tanınmasındaki ısrarını Cenevre 2 konferansının yapılması için şart koşması  tesadüf değildir. Akıncı’nın, okullarda Enosis Plebisiti’nin 15 dakika öğretilmesini büyük bir mesele olarak göstermesi de, müzakerelerin çökme tehdidi de tesadüf değildir. bu müzakere prosedürünün tarihi, er ya da geç Başkan Anastasiadis’ten istediklerini alacaklarını gösterdiği için ısrar ve tehdit ediyorlar.”

    EKOLOGLAR

    Ekologlar Hareketi-Vatandaşlar İşbirliği Başkanı Yorgos Lillikas olguların gidişatından ve Kıbrıs Türk tarafının tepkilerinden “büyük endişe duyduğunu” belirterek, “Tali öneme sahip bir olgu Kıbrıs Türk siyasi liderliği tarafından büyük bir mesele haline getirildi. Kıbrıslı Türklerin hamasi tepkilerine bütün Kıbrıs Türk siyasi partileri ve özellikle Kıbrıslı Türk lider katılıyor. Müzakerelerde de sorun yaratan bu tepkiler hepimizi düşündürmeli” dedi.

    ELAM

    Cumhurbaşkanı Akıncı’nın telkinlerini de Espen Barth Eide’nin, Rum Meclisi’nin Enosis Plebisiti ile ilgili  kararının iptali için müdahalesini istemesini de “tahammül edilebilir bulmadığını” açıklayan ELAM, Cumhurbaşkanı Akıncı için “okullarımızda ne öğretmemiz gerektiğini belirlemek veya ?bağımsızlık günü’ olarak isimlendirdiği istila yıldönümü gibi yeniden birleşme ortamına olumlu katkı koyacak kutlamalar ithal etmek için Eğitim Bakanlığı’nı mı almak istiyor?” ifadesini kullandı.

    EOKA’CILARDAN AKEL VE DİSİ’YE ELEŞTİRİ

    Fileleftheros’a göre “1955-59 EOKAcılar Dernekleri” Rum meclisinin Enosis Plebisiti’yle ilgili kararını kutladığı bildirisinde; “Plebisit’in başarısı için Kıbrıs Kilisesi ile birlikte başrol oynayan AKEL’in, meclis oylamasında olumsuz oy vermesi, AKEL’den her şeyin beklenebileceğini gösterdi”  görüşünü ortaya koydu.

    DİSİ’nin çekimser oy vermesinin “anlaşılır gibi olmadığına” vurgu yapılan bildiride, “Helenlerin, Afrodit’in Adası’ndaki istek ve vizyonları ne zamandan beridir ?aşırı sağın arzularıdır?’  Kimliğimizi kaybedersek, halkımızın asırlar öncesine dayanan isteklerini reddedersek köklerimizden sökülürüz” ifadelerine yer verildi.

    Bildiride Kıbrıs Türk tarafının tepkilerine  “kendi muadil davranışlarıyla çatışan ve kabul edilemez” nitelemesi yapıldı.

    ÇELEBİS “KARARI ALMAYI ÖNCEDEN DÜŞÜNMELİYDİK”

    Politis de Rum Müzakere Heyeti üyesi ve AKEL yetkilisi Tumazos Çelebis’in, Rum meclisinin ilgili kararı değerlendirirken “kararı almayı çok önceden düşünmeliydik çünkü öteki taraftan gelecek tepkileri biliyor ve bekliyorduk”  dediğini bildirdi.

    Kıbrıs sorununda “çözüm trenini kaçırmamaları gerektiğine”  vurgu yapan Çelebis “Bir yıl içerisinde bilgisayarı yeniden açıp Kıbrıs sorununu bıraktığımız yerde bulacağımızı zannediyorsak  çok yanılırız” dedi.

    Paylaş