KTÖS, “Türkiye’deki AKP’nin Kuzey Kıbrıs’taki işbirlikçilerinin çözüm ve barış süreci arifesinde devlet eliyle nefret söylemi üzerinden linç kültürü geliştirdiğini” iddia ederek, bunun tesadüf olmadığını savundu.
KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş, yazılı açıklamasında, şunları ileri sürdü:
“Kıbrıs Türk Toplumunun bir parçası olan herkesin kimliği, kültürü, dili, din algısı, inançları ve varlığının dönüştürülmesine yönelik toplum mühendisliği yapan bu çevreler, vatandaşlarımızı böl ve yönet mantığı ile kamplara ayırmaya, baskı ve linç kültürüne sarılarak, kin ve nefretle çok sesliliğin önüne geçmeye çalışmaktadırlar.”
Çözümsüzlükten beslenenlerin net bir şekilde harekete geçtiği ve menfaatları uğruna her şeyi yapacak kadar gözlerinin döndüğünü gözlemleyebildiklerini savunan Maviş, onlara verecek en güzel cevaplarının barış söylemi olacağını kaydetti.
“Bununla birlikte din ve vicdan özgürlüğünü hiçe sayan gerici faaliyetlerin hız kazandığı ve adanın kuzeyinde yaşayan herkesin din algısını dönüştürmeye yönelik baskı unsurlarının arttığı da bir gerçekliktir” iddiasında bulunan Maviş, özetle şu görüşleri öne sürdü:
“Okullar tamir beklerken, yeni okul ihtiyacı dururken, camilerin inşaatlarının hiç durmaması; Öğretmen, doktor, hemşire yerine imamlara, polislere istihdam önceliği sağlanması; Soyut işlemler dönemini tamamlamamış çocuklarımız için ısrarla Kur’an kursları; Çeşitli derneklerin yer altı çalışmaları; Dayatma ile açılan İmam Hatip Lisesi’nin yayılma çabası;
Peş peşe açılan üniversitelerin gözle görülen bilim dışı faaliyetleri bunlardan bazılarıdır.”
