2 milyar bütçesi olan KIBTEK’in bütçesi Meclis’e neden gelmiyor.

32
reklam alani

UBP Genel Başkanı Ersin Tatar, hükümetin iflas ettiğinin her yapılanla daha da belli hale geldiğini savunarak, KIBTEK’in hakkı ve yetkisi olmadığı halde Türkiye ile KKTC arasındaki anlaşmaya rağmen Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi projesini rafa kaldırdığını iddia etti.

Tatar, BRT’de katıldığı programda hükümeti eleştirdi.

UBP’den yapılan açıklamaya göre, Tatar, KIBTEK konusundaki bir soruyu şöyle yanıtladı:

“Bize KIBTEK’le iligili çeşitli bilgiler geliyor. Falanın görüşü şudur, Bakan’ın görüşü şudur diye. Yapılacak yatırımla ilgili çeşitli bilgiler var. Gaz uyumlu jeneratör alınmasının doğru olacağını söyleyen yönetimin yanı sıra bunun doğru olmayacağını, yanlış olacağını söyleyenler de var. Eğer, LNG tesisi yapılacaksa, depolama tesisi de yapmak gerekecek. Bunun için de 100 milyon dolarlara varan yatırım istendiği belirtiliyor. Elektrik Kurumu’nun böyle bir yatırım gücü yok. Daha geçenlerde 60 milyon TL borçlandığı söyleniyor. Böyle bir yatırım yapılacaksa , bunların bütçe halinde Meclis’e gelmesi lazımdır. Avrupa Birliği’ne iki milletvekilinin gitmesi için alınacak biletlerin onayı bile Meclis’e geliyor ama 2 milyar bütçesi olan KIBTEK’in bütçesi ve yatırımları Meclis’e gelmiyor. Olamaz böyle bir şey.

Ben Meclis’e karşı sorumluluğu olan Hükümet’in, ilgili Bakan’ın bu yatırımlarla ilgili açıklama yapmasını istiyorum. Soruyorum; KIBTEK bu yola girerse Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi işi ne olacak? Türkiye ile KKTC arasında bu konuda bir anlaşma var ama bir de baktık ki KIBTEK Yönetimi  ‘Türkiye bunu yapamayacak, izin alması lazım’ diye açıklama yapıyor. Siz kim oluyorsunuz? Bu açıklamayı yapacaksa imzalayan Devletler yapar. Yani kablo ile Türkiye’den elektrik getirilmesi projesi rafa kaldırılıyor ve çok büyük yatırım gerektiren gaz uyumlu bir sisteme geçiliyor. Olay bu mu? Nerde bu hükümet? Biri öyle der, biri böyle der…

“ VİCDANİ RET YASASI GÜNDEMİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN ORTAYA ATILDI”

Tatar başka bir soru üzerine de hükümetin Vicdani Red Yasa Tasarısı için ortaya çıkan tepkiler üzerine Meclis Genel Kurulu’nda ivedilikle görüşülmesi kararı almaktan vazgeçtiğini ve Bakanlar Kurulu’ndan alel acele geçirilen tasarıyı ilgili komiteye gönderdiğini belirtti.

Tatar, Vicdani Ret Yasası’nın gündem değiştirmek için ortaya atıldığını da ileri sürerek, “Biz de Uluslararası Hukuk’ a uymak isteriz ama bu ülkede ateşkes koşulları vardır” dedi.

225 kilometre sınırı olan KKTC’nin sınırlarının sadece yüzde 10 kadarının Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı askerleri, yani KKTC vatandaşları tarafından beklendiğini, GKK’nın harcamalarının Barış Kuvvetleri’nin harcamaları gibi Türkiye tarafından karşılandığını dile getiren Tatar, Güney Kıbrıs’ta ise devasa bir ordu söz konusu olduğunu ve bu ordunun güçlenmesi için savunma harcamalarının artırıldığını belirtti.

“Hal böyleyken ve GKK’nın konumu, mevcudiyeti güçlendirilmesi gerekirken Komutanlığın olumsuz görüşüne rağmen bu tasarının hazırlanması ülkenin yararına değil zararınadır” diyen Tatar,

tüm bunlar ortadayken beyin göçünü önlemek, yurt dışında, özellikle İngiltere’de yaşayan, KKTC vatandaşlarının KKTC’ye gelebilmelerini sağlamak amacıyla yapılan Bedelli Askerlik Yasası ile Vicdani Ret Yasa Tasarısı’nı eş tutmanın, kıyaslamanın yanlış olduğunu söyledi.

“DOME OTEL REZALETİ SUÇTUR”

UBP Genel Başkanı Tatar, bir başka soru üzerine de Dome Otel olayını gerekirse mahkemeye götüreceklerini belirtti.

Tatar şöyle konuştu:

“Dome Otel olayı rezalete dönüştü ve ihalesiz sendikaya tekrar verilmesi bize göre suçtur. Başbakan arazi, dükkan kiralandı ihalesiz diyor ama Dome Otel olayı bunlara benzemez. Sizin vereceğiniz yer Vakıflar’ın en değerli mallarından biri, Girne’nin en önemli yerinde bulunan ve işleyen bir oteldir. Bizim Hükümet’in Dome Otel’de yapmaya çalıştığını kabul etmemiz söz konusu olamaz. Gerekirse mahkemeye gideceğiz. Ama şunu unutulmasın; Dome’un bu şekilde sendikaya verilmesini kamuoyu, halk da kabul etmez. Halkın kabul edemeyeceği iş yapacaklarsa kendileri bilir. Biz Mahkemeye gitmeyi de planlıyoruz. Onun araştırmasını da yapıyoruz. Vakıflar Genel Müdürü İbrahim Benter de ihalesiz verilmesine karşı ve büyük sıkıntılar yaşıyor. Bütçe geçirilmiyor, kendisi dövülmekle tehdit ediliyor aldığımız haberlere göre.”

 

Paylaş