İlk etnik toplumlar arası yelken inisiyatifi olan “Değişimin Rüzgarları” gençleri adanın her yerinde barış inşa etmeye teşvik eden anlayışı çerçevesinde panel düzenledi. Panelde konuşan Kıbrıslı Türk Nilhan Uzman, “Spor, barışı ve birliği teşvik etmede önemli bir etkiye sahip olabilir” dedi.
İlk etnik toplumlar arası yelken inisiyatifi olan “Değişimin Rüzgarları” gençleri adanın her yerinde barış inşa etmeye teşvik eden anlayışı çerçevesinde önemli bir panele imza attı.
Değişimin Rüzgarları, Kıbrıs etrafında yelken açmak için ilk etnik toplumlar arası yelken takımını bir araya getirmeyi amaçlayan bir proje olarak adanın her yerinden gençlere, tüm topluluklardan insanlar arasında güven, anlayış ve birlik kurma ortak amacıyla bir yolculuğa çıkma fırsatı sunuyor. Proje, gençleri zorlamayı, güçlendirmeyi ve ilham vermeyi hedefleyerek, adada barışın inşasına katkıda bulunmalarını istemekte.
Proje, her yıl 6 Nisan’da kutlanan Uluslararası Spor ve Kalkınma için Gün ve Barış’ın 10. yıl dönümünü işaretlemek için tampon bölgedeki İşbirliği Evi’nde 1 Nisan’da başlatıldı.
PAPAMİCHALOPOULOS: BU GİRİŞİM, BÖLÜNMÜŞ ADANIN ETNİK TOPLUMLARI ARASINDA BİRLİKTE YELKEN AÇACAK İLK ETNİK TAKIMI ORTAYA ÇIKARMAYI AMAÇLIYOR
Proje kurucusu ve etkinliğin organizatörü olan Kıbrıslı Rum Sophia Papamichalopoulos “Bugün Uluslararası Spor ve Kalkınma için Gün ve Barış’ı kutluyoruz ve ‘Değişimin Rüzgarları’ adlı yeni bir spor girişimini başlatıyoruz. Bu girişim, bölünmüş adanın etnik toplumları arasında birlikte yelken açacak ilk etnik takımı ortaya çıkarmayı amaçlıyor,” dedi.
Ada üzerindeki barış çabalarındaki sporun rolünü vurgulayan Sophia, “Eski bir sporcu ve Olimpiyatlı olarak, sporun dünyayı değiştirme gücüne inanıyorum ve bir mülteci kızı olarak, hepimizin birlikte barış inşasında rol oynayabileceğine inanıyorum. Politik barış müzakerelerinin yanında, toplum düzeyinde barış inşa etmek için sporu daha fazla kullanmamız gerektiğini hissediyorum, diyalog için nötr alanlar yaratmak, ortak deneyimler ortaya çıkarmak ve ortak bir amaç oluşturmak için,” şeklinde konuştu.
UZMAN: SPOR, BARIŞI VE BİRLİĞİ TEŞVİK ETMEDE ÖNEMLİ BİR ETKİYE SAHİP OLABİLİR
Etkinlikte gönüllü olarak yer alan Kıbrıslı Türk Nilhan Uzman, “Sporun, pozitif sosyal değişim yaratma potansiyelini değerlendiriyorum ve daha barışçıl, sağlıklı ve sürdürülebilir bir dünya için çalışıyorum. Spor, barışı ve birliği teşvik etmede önemli bir etkiye sahip olabilir,” diye ekledi.
Nilhan Uzman, “Kıbrıs etrafında bir etnik takımı bir araya getirecek olan Değişimin Rüzgarları, bu konuda harika bir örnektir. Yelken açarak, ekip üyeleri birlikte çalışmayı, etkili iletişim kurmayı ve birbirlerine güvenmeyi öğrenecekler, toplumlar arasındaki engelleri kaldırarak ve güven inşa ederek,” diye açıkladı
BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart ve BM personeli, projenin başlatılmasında hazır bulundu.
MEVLİT: SPORUN GENÇLERİ BİR ARAYA GETİRMEK İÇİN ÇOK GÜÇLÜ BİR YÖNTEM
Etkinliğin panel bölümünde konuşan Orhun Mevlit 2003 yılında kapıların açılmasından sonra Güney’de gerçekleştirdiği temaslar sonucunda birçok Rum meslektaşıyla birlikte çalışma imkanına eriştiğini anlattı. Sporun gençleri bir araya getirmek için çok güçlü bir yöntem olduğunu söyleyen Mevlit, bu çerçevede iki toplumlu kamplar organize ettiğini anlattı. Karşılaştığı en büyük zorluklarından bir tanesi, kamplara katılan gençlerin henüz 18 yaşında olmamasından kaynaklandığını, gençlerin kendi başlarına karar veremedikleri için birçok engelli aşmak zorunda kaldıklarını anlattı.
“BASKETBOL SAYESİNDE GENÇLERİN BİRBİRLERİNİ ANLAMASINI, İŞ BİRLİĞİ YAPMASINI, BİRBİRLERİNE GÜVENMESİNİ VE KALICI ARKADAŞLIKLAR KURULMASINI ÖĞRETİYORDUK”
“Düşünün ki daha önce hayatında güney geçmemiş bir genci alıp milliyetçi bir köy olan Agros’ta kampa dahil ediyorsunuz. Aileleri ikna etmek için inanılmaz bir çaba sarf etmiştik. Düşününki o zaman şimdiki gibi internet de yoktu ve bizler 10 günlük kamp düzenlemiştik. Bizler tabii ki basketbolu kullanıyorduk ama rekabetçi anlamda değil. Birbirlerini anlamayı, iş birliği yapmayı, birbirlerine güvenmeyi ve kalıcı arkadaşlıklar kurmalarını öğretiyorduk” dedi.
Yıllar içerisinde birçok gencin ve insanın hayatlarına dokunduklarını ifade eden Mevlit, maalesef kaynak yaratma konusunda çok başarılı olamadıklarını ve paranın sadece uluslararası kaynaklar tarafından sağlandığını anlattı. “Ve para bittiğinde, yerel sponsorlarımız olmadığı için bu süreci daha ileriye taşıyamadık,” diye sözlerine ekledi.
“PEACE PLAYERS’DE BİR SLOGANIMIZ VARDI; EĞER BİR KORTU PAYLAŞABİLİRSEK, YAŞAMI DA FEVKALADE PAYLAŞABİLİRİZ”
“Wind of Change”de çok iyi iş başardılar. Bizler bu tür süreçleri daha ileriye götürmemiz gerekiyor. Spor iki toplumu bir araya getirmek için çok önemli bir yöntem. Spor Kıbrıs’ı yeniden birleştirmek için önemli bir güç. Birlikte hareket etmemiz için önemli bir fırsat oluşturmakta. Peace Players’de bir sloganımız vardı. ‘Eğer bir kortu paylaşabilirsek, yaşamı da fevkalade paylaşabiliriz.’ Spor disiplin gerektiren bir şeydir ve bu neden dolayı da odaklanmamızı sağlar, değer yargılarımızı pekiştirir. Gerek Kıbrıs’ta gerekse dünyanın başka yerlerinde, bazı çevreler ve zümreler toplum mühendisliği yapmaya çalışıyor. İnsanların kendi fikirlerinin olmasını istemiyorlar, sadece itaat etmelerini ve takip etmelerini istiyorlar. Spor, çevreni sorgulamana yardımcı olur. Doğru sorular sormanızı sağlar. Örneğin antrenman yapmanız düzenli olarak düşünme sistematiğinizi oturtur.
OLİMPİYAT KOMİTESİ’NE KATILMAMA ELEŞTİRİSİ
Mevlit etkinliğe (Güney) Kıbrıs Olimpiyat Komitesinden doğru dürüst bir katılım olmamasını da eleştirdi.
Mevlit “Üstelik de bu komite tüm Kıbrıslıları temsil etmektedir,” dedi. Mevlit bütün bu tecrübelerin ve bilgilerin ileride atılacak adımları kolaylaştırmak için bir arada toplandığın bir platforma da ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
