Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, dijital alanda nefret ve yalanların yayılmasının ciddi küresel zarara neden olduğunu belirterek, hükümetler, teknoloji şirketleri ve diğer paydaşlara harekete geçme çağrısında bulundu.
Guterres, BM’de dijital platformlar hakkında düzenlediği basın toplantısında, yeni teknolojiler ve beraberindeki tehditlerin hızla arttığını söyledi.
Yapay zekanın son haliyle ilgili “alarm zillerinin” çaldığına işaret eden Guterres, bu teknolojiye ilişkin uyarıların onu geliştirenlerden geldiğine dikkati çekti.
Guterres, “Bilim adamları ve uzmanlar, yapay zekanın insanlık için nükleer savaş riskine eşit bir varoluşsal tehdit olduğunu ilan ederek dünyayı harekete geçmeye çağırdı. Bu uyarıları ciddiye almalıyız.” dedi.
Üretici yapay zekanın ortaya çıkışının insanları dijital teknolojinin halihazırda dünyaya verdiği zarardan uzaklaştırmaması gerektiğini vurgulayan Guterres, “Dijital alanda nefret ve yalanların yayılması ciddi küresel zarara neden oluyor.” dedi
“Dijital platformlar, milyarlarca insana dezenformasyon ve nefret yaymak için kötüye kullanılıyor”
Guterres, bunun çatışma, ölüm ve yıkımı körüklediğine işaret ederek, demokrasiyi ve insan haklarını tehdit ettiğini, halk sağlığı ve iklim hareketine zarar verdiğini anlattı.
Sosyal medyanın kriz zamanlarında toplulukları desteklediği, dışlanmış sesleri yükselttiği, ırksal adalet ve toplumsal cinsiyet eşitliği için küresel seferberliğe yardımcı olduğunu anımsatan Guterres, ancak bugün aynı teknolojinin umuttan ziyade bir korku kaynağı olduğunu ifade etti.
Guterres, dijital platformların bilimi alt üst etmek ve milyarlarca insana dezenformasyon ve nefret yaymak için kötüye kullanıldığını belirterek, bunun açık ve mevcut bir küresel tehdit olduğunu, açık ve koordineli küresel eylem gerektirdiğini vurguladı.
BM tarafından yayımlanan dijital platformlarda bilgi bütünlüğüne ilişkin raporun ise uluslararası bir yanıt için çerçeve ortaya koyduğuna dikkat çeken Guterres, raporda yer alan tavsiyelerin insan haklarını güçlü şekilde korurken dijital alanı daha güvenli ve daha kapsayıcı hale getirmeyi amaçladığını kaydetti.
