Erkut Şahali: Protokol doğrudan cebe sıkıştırılmış bir anlaşma…

2
Erkut Şahali
reklam alani

CTP Milletvekili Erkut Şahali, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İş Birliğine Dair Anlaşma (Onay) Yasa Tasarısı’na dikkat çekerek, “Protokol doğrudan cebe sıkıştırılmış bir anlaşma…” dedi.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İş Birliğine Dair Anlaşma (Onay) Yasa Tasarısı’nı ele almaya devam ediyor.

CTP Milletvekili Erkut Şahali, talihsiz bir saldırıya maruz kalan Doktor Sadrettin Tuğcu’ya geçmiş olsun dileklerinde bulundu.

Meclis önünde eylem yapan sağlık çalışanlarının mesajı olan “Bugün bizi, yarın sizi” dövizini kürsüye koyarak konuşan Şahali, Thallasaemia hastalarının en önemli ihtiyacı olan kan bağışı konusunda vatandaşların duyarlı davranmasını istedi.

Bugün tartışılan protokole KKTC tarafından en küçük bir katkı konmadığına inanç belirten Şahali, protokolün doğrudan cebe sıkıştırılmış bir anlaşma olduğunu savundu.

İçerdiği bazı unsurların ülkede olmamasının bu inancını doğruladığını ifade eden Şahali, ülkede aile hekimliği olmamasının bunlardan biri olduğunu söyledi.

Şahali, katılımcılığa kapalı ve içeriği bilinmeden imzalanan bu ve buna bezer anlaşmaların çok olduğuna işaret ederek, eleştirdi.

KKTC’nin bir devlet olduğunu ve Kıbrıs’ın kuzeyinde kurulu bir yapı olduğunun unutulduğu her durumun ülkede sıkıntı yarattığına dikkat çeken Şahali, USAŞ’la KKTC devletinin muhatap kılınmasını da eleştirerek, bu konunun akıl alır yönü bulunmadığını kaydetti.

Sağlık yatırımları konusunun izaha muhtaç olduğuna işaret eden Şahali, “Hükümetin en büyük çelişkisinin kamu tüzel meslek kuruluşlarının ne anlama geldiğini anlamamasıdır” dedi.

Ülkeye hekim getirilmesi ve çalıştırılmasının ancak Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin izniyle mümkün olabileceğini anımsatan Şahali, bunun görmezden gelindiğini söyledi.

Şahali, bu anlaşmanın imzacılarının haberi olmadan imzalanan anlaşmalardan biri olduğunun kanıtı olduğunu savunarak, böyle bir anlaşmanın Meclis’e bir daha getirilmemesini temenni etti.

Paylaş